Yeni Seçil Erzan olayıyla ilgili Denizbank’tan açıklama var: Biz biraz günah keçisi olduk
Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, Denizbank Bornova Şube Müdürü Hatice Ö. İşlemin “nitelikli dolandırıcılık” ve “zimmet” tezlerine ait, “Şu ana kadar ki incelemelerde şimdi bankada bir borç-alacak kaydı görünmüyor. Bir bankacılık süreci mi, değil mi? Bunu soruşturmayla bir arada Teftiş Konseyimiz inceliyor. İncelemelerin önümüzdeki haftanın sonuna kadar sonuçlanacağı kanaatindeyim ” dedi.
“KARA PARA İSTİKAMETİNDEN DE ARAŞTIRILMASI GEREKİYOR”
Ateş, Hamburg’da gazetecilerle düzenlediği sohbet toplantısında, DenizBank Bornova Şube Müdürü Hatice Ö. hakkımızda dolandırıcılık savlarıyla ilgili konuşuldu. Ateş, 2002’de satın alma zirvesinde Tarişbank’ın çalışanlarının yüzde 90’ından ziyadesiyle yollarına devam ettiklerini, Hatice Ö’nün de bir Tarişbank çalışanı olduğunu hatırlattı.
Hatice Ö’nün “annesi ve kendisinin sıhhat meseleleri nedeniyle borçlu olduğunu” söylediğini öğrendiklerini aktaran Ateş, şöyle devam etti:
“Söz konusu olayla ilgili takip ediyoruz. Şu ana kadarki araştırmalarda şimdi bankaya bir borç-alacak kaydı alıyoruz. Bir bankacılık mı, değil mi? Suçlulukla bir Teftiş Konseyimiz inceliyor. Savcılığa, mali polise bilgi verdik. Kara para istikametinden birinde aynı konuda da olması gerekiyor. Teknik araştırma süreci evvelki olayda da yoktuk (Seçil Erzan olayı). Bu olaydan sonraki 2-3. maddenin araştırma sonucu, müşterilerin verdikleri paralarla ilgili de kameralarımızda bir kayda ya da borç-alacak kaydına rastlamadığımız için esasen bunun bir saadet zinciri olduğu hissiyatı başlangıçta uyanmamıştı. BDDK gerekçeli savcılık teorisi uzman bizi teyit etti.
“RAKAMLAR VE ARGÜMANLAR BÜSBÜTÜN HAYAL ÜRÜNÜ”
Mevcut olayda ise inceleme uygulaması için şu an bir dolandırıcılık olayı mı ya da zimmet mi bir değerlendirmede bulunamıyorum. Şu kadar başarı ki toplumsal medyaya yansıyan sayılar ve ödüller büsbütün hayal eseri. Teftiş Konseyimizin bize ilettiği sayılar ile kelam aranılan yer alan sayılar gözünde dağlar kadar fark var. İsimleri arasında insan olan bir kimse ile bir isim arasında bir ilişki vardır. İncelemelerin önümüzdeki haftanın başına kadar sonuçlanacağı söyleniyor.”
Ateş, zimmet ve dolandırıcılık olaylarının dünyanın her yerinde olduğunu, bu nedenle bankaların milyonlarca dolar primler ödeyerek bu tıp ziyanlarını teminat altına seçeneklerini, sigorta poliçelerini yaptırdığını anlattı.
“BİZ BİRAZ GÜNAH KEÇİSİ OLDUK”
Hakan Ateş, mağazalarda teftişlerin bir yılda, bazı mağazalarda ise iki yılda bir aktarabildiğini, başka bankalarda da bu tıp olaylarının yaşandığını kaydetti.
“Bizim birazcık günah keçisi. Birçok bankada var misal başlangıçta basında haberolarak yer bulmazken bizimle ilgili en küçük gelişme, toplumsal medyada yer buluyor.” dedi.
“DENETİMLER SIKLAŞTI”
Dünyanın hiçbir yerinde bir şube müdürünün elden para almayacağını, ancak başka bir yerde bir yetkili de varlığının sözünü eden Ateş, “Son olaydan sonra bankada kontroller sıklaştı. Bunun sonucu olarak da daha sonraki devirlerde ortaya çıkması beklenen olan olayların üst sıra numarası. Bir şeyler var lakin ne Şu anda tam biz de bilgi sahibiydik, tezleri araştırıyoruz. Şube Müdürünün ise şu anda hastanede olduğu bilgisi bize iletildi.” diye konuştu.
