Olayın Perde Ardını Kendi Cephesinden Ayrıntılıca Anlatan Nilüfer’in Açıklaması Bir Dünya Soru İşareti Bıraktı
Nilüfer ve evlatlık aldığı kızı Ayşe Nazlı, geçtiğimiz gün konutunda düşüp beyin kanaması geçirdikten sonra entübe edilen Reha Muhtar’ın oğlu Poyraz’ı kaçırmakla suçlanıyor. Her geçen saat olayın daha da karışmasıyla bir arada sessizliğini bozan ünlü müzikçinin açıklamaları başlarda soru işaretleri bırakırken bir yandan da tartışma yarattı.
Gece saatlerinde konutunda düşüp beyin kanaması geçiren Reha Muhtar’ın ivedilikle hastaneye kaldırılarak entübe edildiği haberi gündemdeyken ailede yaşanan karışıklık tüm dikkatleri üzerine çekti.
Bir balık restoranında Deniz Uğur’la olan evliliğinden dünyaya gelen oğlu Poyraz’ın yanında çok fazla alkol alıp otomobil kullandığı tezini Uğur’un avukatı Feyza Altun duyurmuştu.
Arabaya binmeden ayakta duramayacak hale geldiğini gören şahitlerin beyanlarını da ileten Altun, Deniz Uğur’la Muhtar’ın müşterek çocuğu Poyraz’ın öbür eski eşi müzikçi Nilüfer ve evlat edindikleri kızları Ayşe Nazlı tarafından kaçırılıp alıkonulduğunu argüman edince ortalık karıştı.
Olayın akabinde “Çocuğumu arıyorum sabahtan beri Ayşe Nazlı ve Nilüfer almış çocuğu götürmüş, göstermiyorlar bana. Haklarında çocuk kaçırmaktan şikayetçi olacağım ben bir anne olarak niçin bunları yaşıyorum arkadaşlar?” diyerek açıklama yapan Deniz Uğur’un sözleri gündem oldu.
Geçtiğimiz saatlerde de Ekolhaber.com.tr’den Ceyda Bıyıklıoğlu’na özel açıklamalarda bulunan Feyza Altun çok sert sözler kullanmıştı.
Olayın patladığı günden beri sessizliğini koruyan Nilüfer sonunda bir paylaşım yaptı. O gece yaşananları detaylarıyla kendi cephesinden açıklayan ünlü müzikçi, Deniz Uğur’un tezlerine net bir lisanla yalanladı.
“Merhaba sevgili takipçilerim… Öncelikle şunu söylemek istiyorum. Çocuk kaçırma ya da alıkoyma üzere bir şey kelam konusu değildir. Tamamı maalesef iğrenç bir iftiradır.” diyerek kelama giren Nilüfer kendisinin günlerdir Bodrum’da olduğunun altını çizdi.
“Ayşe Nazlı da ablası olarak onun dileğini yerine getirmiştir. Bu iftirayı edenler hakkında bir şey söylemek istemiyorum ve mahkemeye vermek istemiyorum. Zira ben bu kötülüklerle uğraşamam. Onlara tek tavsiyem, güzel insan olmaya çalışsınlar. Lütfen güzel insan olmaya çalışın.”
