İğneada’da meydana gelen felakette hayatlarının kaybının durumu devam ediyor
Kırklareli‘nin Demirköy ilçesine bağlı İğneada beldesinde geçen yıl meydana gelen selde yıkılan ve ruhsatsız çalıştırıldığı tespit edilen kamp alanında 6 kişinin hayatını kaybetmesine ait, işletmecinin de yaşadığı 4 sanığın denemeye devam edildiği görüldü.
Kırklareli2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, “bilinçli taksirle vefata ve yaralanmaya sebep olma” hatasından 3 harf 22 yıl 6 aya kadar mahpus cezası istemiyle yargılanan tutuklu sanık Bülent B. ile tutuksuz sanıklar BG, CA ve SU, SEGBİS (Ses ve İmaj Bilişim) Sistemi) ile katıldı.
Duruşmada, müştekiler Safiye Yaşa, Merve Sude Yaşa, Kadir Yaşa, Mehmet Han Yaşa, Hüseyin Duman ve Çiçek Dinç ile taraf avukatları da hazır bulundu.
Duruşma, öncekiki celse reddihakim talebinin 1. Ağır Ceza’nın reddedilmesine ait belgeye saklanması evrakların okunmasıyla başladı.
Olay günü dalgıç gruplar tarafından kurtarılan 5 yaşındaki Mila Duman’ın, duruşmada psikolog nezaretinde ifadesi alındı.
Duman, tabirinde, sabah sularının yükseldiğini, daha sonra selin olduğunu belirtti.
Sular yükseldiğinde kendi ailesi dışında bir aile de yanlarında olduğunu tabir eden Duman, “Evin içindeydim, sular yükseldiğinde babam, annem ve Kerem abim, bir de yaşlı teyze vardı. Sular beni bir yere götürüldü, güvenlik ağabeyler beni kurtardı.” dedi.
Duruşmaya bir tarihte orta bilginin akabinde müşteki Hüseyin Duman, hatalıların en ağır ceza ile cezalandırılmasını istedi.
Davanın bir önceki sonuçlanmasıyla sonuçlandığı lisana gelen Duman, “Artık sanığın şuurlu taksirle vefata ve yaralanmaya sebep olması cürmünden değil, muhtemel kast ile mevte ve yaralanmaya sebep olması kabahatinden yargılama ve ceza verilmesi isteniyor.” sistemin savunmasını yaptı.
Müşteki Safiye Yaşa da bungalovların su kalitesine göre, geliştirilmiş olarak tespit edildiği ileri sürerek, “Düpedüz dere yatağı doldurularak buraya bir yapı inşa edilmiştir. Bu bir muhtemel kasıttır.” diye konuştu.
Sanıktan “Bu bir kader” savunması
Sanık Bülent B. de savunmasında, bungalovların doğal afet sonucu oluşan sel ve ağaç kütüklerinin darbe sonucu yıkıldığını ileri sürdü.
Olayla ilgili eksper incelemesinin çok geç olduğunu savunan Bülent B, vakit içindeki binalar yıkılıp, orada bulunan tahtalar, demirler ve bazı eşyaların yağmalandığını kurtardı.
Bilirkişi raporunda bir doğal afetten bahsedildiğini aktaran Bülent B, raporların özelliklerine göre metrekareye 245 milimetre yağmurun düştüğünü kaydetti.
Olay günü Kırklareli’nde yalnızca 80 kilometrekarelik alanda yağışın tesirli olduğunu hatırlatan Bülent B, savunmasında şunları söyledi:
“Yani orada bir doğal afetten fazlası var. Yağmurun merkezi bungalovların bulunduğu vadi oldu. Bu bir mukadderat. Orada bir çürüme yapıldı, inceleme yapıldı. Bilim adamlarına, hukukçulara güvenmek zorundasınız. Ben hatalıysam cezamı çekeyim. Cezam idam ise idam edileyim. Olay günü yollar çökmüş , güya bir göktaşı düşmüş durumdaydı. Bu bir mukadderat siyasi erkler, bürokrasi ya da yargı tarafından korunuyordum 11 yaşında tutukluyum.”
Müşteki Safiye Yaşa, sanık Bülent B’nin savunma yaptığı sırada reaksiyon gösterileri, “Allah belanı versin.” dedi.
Cumhuriyet savcısı, mütalaasında sanık Bülent B’nin tutukluluk halinin devamına, tutuksuz sanık BG, CA ve S.U’nun ise tutuklanması talebine ait karar mahkeme heyetinin takdirine bırakıldı.
Bir süre orta süre verilen duruşmada, sanık Bülent B’nin tutukluluk halinin, başka sanıkların ise isimli denetim kararlarının devamına karar verildi.
Duruşma, 4 Eylül 2024 tarihine ertelendi.
Duruşmanın akabinde müşteki Hüseyin Duman ve Safiye Yaşa, gazetecilere belirtilerek bulunarak, davanın seyrini anlattı.
Evde kalan 6 kişinin ömrü tükenmişti
Kırklareli’nin Demirköy ilçesi İğneada beldesinde, 5 Eylül 2023’te gelen selde, bölgede konaklayan Rahile ve Ahmet Baki Şimşek ile Suna Duman, Ümit Solmaz, Selman ve Mihriban Bağışlar hayatlarını kaybetmişti.
