Erzurum’da İsrail’in Gazze’ye akınlarını protesto eden sessiz yürüyüş devam ediyor
Erzurum‘Evet, İsrail‘içinde GazzeSağlıkçılar tarafından 38 hafta boyunca sürekli olarak düzenlenen sessiz yürüyüşe, bu hafta da devam etti.
Tarihi Erzurum kalesi aktiflik alanında düzenlenen yürüyüşe katılanların ellerindeki pankartlarla kale çevresinde yürüdükten sonra aktiflik alanında basın açıklaması yaptı.
Basın açıklamasını Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Pınar Çağlar okudu.
Selam olsun öldürülmek kıymetine mesleklerinden vazgeçmeyen Gazze ‘nin onurlu doktor ve sıhhat çalışanlarına” diye konuşmasına başlayan Pınar Çağlar, “Selam olsun zulme sessiz kalmayan, kardeşlerimizi unutmayan acılarına yüz çevirmeyen gücü yettiğince zalimin karşı dikilen vicdanlı insanlar. Türkiye’deki doktorlar ve sıhhat çalışanları olarak sessiz yürüyüşümüzün 38.haftasında tekrar Gazze ‘yi anma, hatırlatmak ve güncel günlerde şehitlik haberini, Hamas lideri İsmail Haniye’nin bize vasiyeti olarak burada toplandık. Neredeyse 10 kasap birleştiğinde yaptığı lezzet vahşeti iliklerimizde. Çocuk demiyor yaşlı demiyor insansı hayvan diye isimlendirdiği pak insanları yalnızca ve yalnızca katlediyor. İşgalci İsrail 7 Ekimden bu yana 2 milyona yakın Filistinliyi yerinden etti, 40 bin yakın Filistinli şehit edildi ki bunların 1 6binden fazla çocuktu, yaralıların sayısı da 100 bini aşmış durumdaydı. 20 bin yakın çocuk da yetim kaldı. Hiçbir hastanede kalmadı, hiçbir okul kalmadı. İsrail’in Gazze‘Yaptığı akın bir katliama dönüşmüş lakin kelam konusu taarruzlar milletlerarası alanda artık bir cezaa maruz bırakılmamıştır” dedi.
İslam’ın izzetini koruyorlar
Tıp Fakültesi öğrencisi Pınar Çağlar’ın konuşması şöyle devam etti; “Hatta ve hatta yaptırıma maruz kalmamak üzere siyonist rejimin soykırımcı eli kanlı katil başkanı ABD kongresinde kukla senatörler tarafından dakikalarca ayakta alkışlanmış, adeta yapılan zulümle dalga geçilmiştir. Sahnede katil salonda cürüm ortakları tekrar ve tekrar gördüğü ki küfür tek millet Vahşete süt görmediği hiçbir şey kalmadı; kopmuş başlar, yüzleri kana bölünmüş vücutlar, bombalanan meskenler hastaneler ambulanslar çadırlar, öldürülen gazeteciler sağlıkçılar açlıktan ölen beşerler çocuklar, Yoksa artık göremez mi bulundular? Yoksa rahatsız mı olmaya başladılar Gazze savaşlarından. Biz görmekten rahatsız olanlar Gazze’dekiler bu vahşeti yaşadılar ve hala yaşayan çocuklar hala ölen bebeklerin çığlıkları hala dinmedi.Bir sürü Müslümanın tüm zalimlere karşı baş tutmuş İslam’ın izzetini koruyorlar artık utanmıyorlar. muyuz yüzümüz kızarmıyor mu? Daha fazlasını bekliyoruz? Bu acizlik bize yetersizlik mi? Tahminen de kaliteli görülmüyor Gazze’ye yardım etmeye Bu izzetli durmaa ortak olmaya, Gazze’de öldüre öldüre insanı, dünyada ölümlere susa susa insanlığı bitti. Yoksa biz alemlere rahmet olarak gönderilen seferlerden zaferlere koşan Rasulullah’ın ümmeti gelmedi mi? Ey Müslüman sen taşı Rabbim o küçücük taşla hangi Calutu’yu devireceğini bilir. Zerre kadar hayrın ve zerre kadar şerrin değerini hatırlayın, diyorum ki. Boykot zerre kadar da olsa belgesi olan bir ibadettir”
Terörist İsrail’in sonu yaklaştı
Onun zalim zulmünün doruğunda yok olur, terörist İsrail’inde sonuca yaklaşılır. Geçmişteki tüm zalimler olmak üzere katil İsrail’deki isim tarihin kara sayfalarında geçecek ve lanetle anılacak. Bugün bu zulme susanlar yardımcı olanlar ileride utancından kaçacak delik arayacaklar ve yargılanmaktan kurtulamayacaklar.
Biz Gazze’yi unutmadığımızda, Gazze’yi unuttuğumuzda, imkan olursa gemilerle kardeşlerimizin yardımına koştuğumuzda, imkan ve koşullar müsait olmadığında ise: aksiyon ile yüreğimizdeki yerlerde canlı olarak kaldığımızda, zulmedenlerin hangi akıbete uğrayacaklarını yayınladığımızda, Dua ile Allah’tan yardım, sabır ve metanet dilediğimizde, boykotu gevşetmediğimizde, yeteneği haline getirdiğimizde sevinenler mazlumlar olacak inşallah. Biz vicdanımızla, şuurumuzla, duamızla, hareketimizle Gazze’deki kardeşlerimizin yanındayız ve yanında olmaya devam ediyoruz. Dünyadaki tek özgür kara kesimi olan Gazze’ye ve onurlu ve hür beşerlerine selam olsun. Bu yürüyüşümüzün hiçbir yerde yapılmaması ve işgali kabul edilmediğinin beyanıdır. İnsanlık dışı bütün hareketlerden kurtulmak için genişletme çabasını sonuna kadar sürdüreceğiz. Bu minvalde tüm doktorlar, sıhhat çalışanları ve bütün vicdan sahibi, hür insanları harekete geçirerek, bu onurlu yürüyüşte yer alarak zulme karşı durmak ismine Sessiz Yürüyüş kervanımızda ses olmaya davet ediyoruz. Kabil olmayacak. Normalleştirmeyeceğiz! Sabırla ve azimle zulme karşı duranlar gelecek!”
Yağmur altında yapılan protesto yürüyüşünde yapılan duanın akabinde konulardalık kapsamı dağıldı. – ERZURUM
