Cumhurbaşkanı Erdoğan: ‘Bu toprakların altında da üstünde de biz varız’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bizler bu toprakların emanetçisi değil asıl sahipleriyiz. Bu toprakların altında da üstünde de biz varız. Her karışında bir şehit yatan Anadolu bizim öz yurdumuzdur” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bitlis’te Ahlat Aktiflik Alanı’nda düzenlenen programda konuştu. Erdoğan, Ahlatlı ve Bitlisli’ye mesken sahiplikleri, samimi misafirperverlikleri için teşekkür etti. Erdoğan, Okçular Vakfı’nı da bu program için hassaten tebrik ederek bu vesileyle bir sefer daha Ahlat’ı Ahlat yapan, Ahlat’ı vatan yapan, sanat yapan, dünyada gibi olmayan şaheserleri mühürleyen misali bu topraklara tek nakşeden büyükleri minnetle yad etti. Erdoğan, yiğitlerin serdarı Sultan Alparslan’ı ve o gün gazaya’nın askerini rahmetle anarak şu sözlerini kullandı:
Ahlat’ın, Anadolu’da okunan ilk düştüğü, ocağının bulunduğu ilk yurtlardan olduğunu tabir eden Erdoğan, “Ecdadın konakladığı, nefes aldığı, vaktini gerçek okuduğu Ahlat bin yıl öncesinden geldiğin bir iman, kültür ve uygarlık yolculuklarında. Burada Anadolu’daki tarihimizin yapılmasında. ve yazılmasında ebedi olan pergelin sabit noktadaki durumuyla ve kimliğiyle iftihar ettiğimiz bir kenttir. Ahlat’ta bin yıldır atan nabız milletimizin ve devletimizin nabzıdır. Bin yıldır bu topraklarda tüten ocağımızın ve milletimizin ocağıdır. Devletimizin ve milletimizin hafızasıdır. Ahlat’ın değerini bilmek, Anadolu’daki varlığımızın, medeniyetimizin kültürümüzün bir kimliğini tutan bedellerin pahasını bilmektir. semere olarak tezahür etmiştir. Ahlat’ın sanat yapıtları mana prestijiyle geçmişimizi ve geleceğimizi temsil eden abidelerdir. Bunların değerlerinin bizim olduğu yerde olduğu kadar gelecek nesillerin de kimliklerinin onurlu bir nişanı olacaktır. Yahya Kemal’in dediği gibi ‘ Türkiyeyalnızca mevcut miktardan ibaret değildir.’ Türkiye’nin nüfus varlığı sayılamayacak, ölçülemeyecek, istatistiklerle söz edilemeyecek kadar büyük, geniştir, güçlüdür. Bünyesinde milletimizin diğer coğrafyalardaki hayatlarının remizlerini ve manalarını da mücessem hale getiren Ahlat Malazgirt’te birlikte muazzam bir coğrafyada fetih ve medeniyet rüzgarı estirilmiştir. Toynaklarından kılavuzlardan çıkararak batıya gerçek koşan atlar, binlerce yıllık kıymetlerimizi doğudan batıya taşıyan rüzgar kanatlarıdır. Ay yıldızlı bayrağımızın dalgalandıran asıl rüzgarı veya rüzgarıdır. Ahlat, fatihler doğuran, başşehirler doğuran, fiziki çalışmalarının daha büyük görevleri, manalar içeren kentler anası bir kenttir. 8 bin 200 ecdat mezar Ahlat bize kim geldiğinde nereden geldiğiyle nereye gittiğimizi de hatırlatırız. Misyona geldiğimiz gün bu yana Ahlat’ı tekrar bir başşehir şeklinde ihya etmeyi görev olarak gördük. Daima bu şuurla hareket ettik” dedi.
Bin yıl evvel gönüllerde edinilen yerin bu vatanın çimentosu, kalesi, güvenliği ve yıkılmaz gök kubbesi işleyişini çizen Erdoğan, “Ataların Anadolu’ya ektikleri muhabbeti, kardeşlik ve dayanışma tohumlarının kök saldı, büyüyen büyümüş ki bin yıllar bu kardeşlik hukukunu bozmaya ve yok etmeye Etnik gücü üzerinden bizi bölmeye çalıştılar.Meşrep üzerinden bizi ayırmak istediler.Siyasi görüş ayrılıkları üzerinden nifak ayırmadılar.Bölücü terörün yaşandığı ortamdan nefret duvarları sönüyorlar.Daha bunun için birçok hain ve kalleş oyunla kardeşliğimizi dinamitlemek. Yutulur, lokma haline getirirler, aziz milletimizin temeli ile bugüne kadar 85 milyon olarak her şeyi daha sıkı kenetlendik. Bugün de vatanımıza yönelik senaryoları yırtıp atarak yoluna devam ediyoruz. toprakların emanetçisi değil asıl sahipleriyiz. Bu toprakların kontrolü altında da üstümüz varız. Her karısında bir şehit yatan Anadolu bizim öz yurdumuzdur. varlığımızın hala hazmedemeyenleri, hala hayallerin peşinde koşanları bekleyen büyük bir boz yıkımdır, ağır bir yenilgidir. Şunu da söylemek isterim milletimizin ezeli ve ebedi kardeşliğini bozmaya çalışanlar ne yaptılarsa bir türlü muvaffak edemediler. Bu topraklardaki kardeşlik hukuku, tarihimizin hiçbir devrinde mezhebe, meşrebe, etnik kökene göre belirlenmedi. Birlik, beraberlik ve kardeşlik hukukumuzu ortak mukadderata, orta imana ortak geçmiş ve özelliklere göre şekillendirildi. Bin yılın yolunda, dava arkadaşları, çaba ve yazgı arkadaşları olarak artık de istikbale yürüyoruz. Herkes şunu bilsin, anlasın. Ay yıldızlı al bayrağın gölgesinde 85 milyon biriz, beraberiz, tek yüreğiz. Türk, Kürt, Arap, Zaza, Laz, Çerkez, hepimiz bu topraklar üzerinde biriz, beraberiz, kardeşiz. Sünni, Alevi bu topraklar üzerinde biriz, beraberiz kardeşiz. Biz her zaman birlikte Türkiye’yiz. Rabbim birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi daim eylesin diyerek konuştu. – BİTLİS
