15 Temmuz Şehidi Muhsin Kiremitçi’nin Babası: Şehitlik Ustası
15 Temmuz2016’da AnkaraGölbaşı’nda şehit olan Komiser Yardımcısı Muhsin Kiremitçi’nin acı babası, çok fazla bedel ödediklerini tabir ederek, “Oğlumun şehit olduğu yerde” Gölbaşı‘nda mezun olduğunda fotoğraflar çekildi. Mezuniyet merasiminde zati ‘eyvah’ dedim, Muhsin’imin şehadeti benim kalbime düştü. Ülkemizin sahip olduğu Şehitlerimize sahip çıkın ki, ülkemiz, çocuklarımız ve dünyamız yaşasın” dedi.
Lise devrinden beri istediği polislik mesleğini azimle özel hareket polisi olarak devam ettiren Muhsin Kiremitçi, 15 Temmuz günü randevu sonrası misyona çağrıldı. 8 aylık gebe olan eşini aylıklarına emanet eden Kiremitçi, koşarak Gölbaşı‘nda Özel Hareket Daire Başkanlığı’na geldi. Kiremitçi, buradaki arkadaşlarına çelik yeleklerini giymelerini öne çıkardığı sırada düzenlenen ikinci bombalı saldırıda şehit düştü. Kiremitçi’nin cenazesi Ankara’da bir bayan doğum hastanesinin morguna götürüldü. Ankara’daki tüm hastanelere bakan fakat kadın doğum hastanesinde olma ihtimalinin düşük olduğu aile, kiracıyı 3 gün boyunca bulamadı. Şehidin mesai arkadaşının araştırma bilgileri üzerine analizi giden Kiremitçi’nin ağabeyi ve kardeşi, DNA testi sonucunda Muhsin Kiremitçi’yi teşhis etti. Konya’nın Seydişehir ilçesinde defnedilen Muhsin Kiremitçi’nin cenaze merasimine binlerce kişi katıldı. Muhsin’in şehadetinden sonra ise bir kızı dünyaya geldi.
“Muhsin’imin şehadeti benim kalbime düştü”
Acısının birinci günü olmak üzere taze olduğunu söyleyen Muhsin Kiremitçi’nin babası Hüseyin Kiremitçi, “Muhsin polis oldu. Polis okulunu bitirdikten sonra özel hareket olmak istediğini belirtti. Ben askerliğimi komando olarak yaptım ve özel hareket ile birlikte zamanı geçti. Bu yüzden sıkıntı olduğunu düşünüyor. O yüzden öncelikleri başlarda, sana kapanmıyorum diyordum. Muhsin çok ısrar edince hakkımı helal etmem dedim. Daha sonra 3 sene Tekirdağ’da Çevik Kuvvet olarak vazifeye başladı. 3 yıl sonunda tayini çıkacak vakitler tekrardan bu husus açıldı. Bu sefer biz de kapandı. İmtihanlarına girdi ve kazandı. Oğlumun şehit olduğu yer Gölbaşı‘nda mezun olduğunda fotoğraflar çekildi. Mezuniyet merasiminde aslında ‘eyvah’ dedim. Muhsin’imin şehadeti benim kalbime düştü. 3 yıl Gümüşhane’de oradan Isparta’ya gitti. Isparta’da görevliyken Hendek operasyonlarına katıldı. Cizre’de 75 gün çatışıyor. Annesi ile benim bir şeyden haberimiz yok. Kardeşleri ile hepsini paylaşmış. Orada o kasvetin içerisinde imtihanlarına çalışıyor. Daha sonra komiserliği kazandı” şeklinde konuştu.
“Akşam’a doğru arayıp darbe var diye çağırıyorlar”
Muhsin Kiremitçi’nin şehit olduğu günü anlatan baba Hüseyin Kiremitçi, “Muhsin mesleğinde yükselmeyi çok getiriyor. Tayin periyodu geldiğinde sen yükselmek istiyor musun diye sordu. Muhsin de ‘evet deyince’ Ankara’da çağırmasını tavsiye ettim. Daha sonrasında GölbaşıGitti. 15 Temmuz günü mesaiden meskene geliyor. Konukları de var. Akşam saatlerinde arayıp darbe var diye çağırıyorlar. 2 tane silahı vardı. Biri üzerindeymiş, darbe var deyince adamın öteki silahı da getirmiş. Daha sonrasında koşarak gitmiş. Vazifeye başladım. Hatta o sırada ablası, ikinci sıradaki Patikası’na gelince direkt Muhsin’i aramışlar. Muhsinler birlikte açmış ve geriden ‘arkadaşlar çeliklerini’ diyerek ihtarda bulunan aksesuarlar. Sonuçta ablası telefonu kapatıyor. Muhsin ile en son konuşma o. Daha sonrasında patlama oluyor ve 37 şehrimiz hayatını kaybediyor” diye konuştu.
Muhsin yaralandıktan sonra bir daha kimsenin nerede olduğunu bilmediğini söyleyen baba Hüseyin Kiremitçi, 3 gün sonra Ankara’da bulunan bir bayan doğum evinin morgunda oğlunu bulduğunu belirtti. Baba Kiremitçi, “Muhsin yaralanıyor, Gölbaşı Hastanesine götürüyorlar. O analiz girişi var, çıktılar yok. Nerede yaşıyorsa aşikâr değil. 3 günde bütün şehitlerimiz tespit ediliyor. Şehidim gelmedi. 3. gün ikindi namazından sonra yeğenim polislere sorarken bir polis ben onu bir Görmüş demiş. Doğumevinde olduğunu söylemiş. Hastanelere götürüldüm bu yavrumu tek başına doğumevine götürülmüşler. Bana daha sonra telefon geldi, ‘babamızı bulduk’ diye. Biz hala bir yerde kaldı, kendini savunur mu diyorduk. Kızımı, gelişimi bu türlü avutuyorduk” tabirlerini kullandı.
“Yenidoğan artık büyümüş bir efsane olarak”
Baba Kiremitçi, “En acı tarafta Muhsin’in 8 aylık gebe, Muhsin kızını göremedi. Kızı 8 yaşına girdi. Babasının şehadetinden sonra dünyaya geldi. Muhsin kızını görmeyi çok istek vardı. Artık büyümüş olarak büyüdü. Rabbimize bize gösterdi Göstern. Bizler bedel ödedik. Ülkemiz Çanakkale oldu. O kadar şehidimiz sayesinde Çanakkale geçilmez lafını tekrardan yazdırdık. Bütün şehitlerimizden razı olsun. Şehit sahip çık ki ülkemiz, dünyamız ve dünyamız yaşasın” dedi. – KONYA
